DİRENİYORUZ!!!

İSTANBUL, 4. LEVENT TEK GIDA-İŞ GENEL MERKEZİ ÖNÜ
İŞÇİYİZ HAKLIYIZ KAZANACAĞIZ! , 4C YE KÖLE OLMAYACAĞIZ!

22 Kasım 2010 Pazartesi

MEŞALELİ YÜRÜYÜŞ - 6




Tekel işçilerinin yürüyüşlerine devam ediyor.
Tek gıda iş sendikasının önünde çadırlarda eylemlerinin 49. gününde her hafta sonu pazar günün Galatasaray lisesi önünden taksime kadar yapılan meşaleli yürüyüşlerinin 6. sını gerçekleştirdiler.
49. güne giren direniş, 6. defa gerçekleştirilen eylem coşkulu geçerken, tekel işçilerinin açtığı pankarta “ 4C'ye, Taşeronlaşmaya ve Güvencesiz Çalışmaya Karşı Birleşelim, Tekel İşçileri” , “ Gün Gelecek Devran Dönecek AKP Halka Hesap Verecek, Tekel İşçileri” pankartlar açılarak taksim meydanına sloganlarla yüründü.
“ Kavga Bitmedi Daha Yeni Başlıyor”, “Her Yer Tekel Her Yer Direniş” , “ 4C'ye Köle Olmayacağız” sloganlarla talepleri dile getirdiler.
Taksim meydanına gelindiğinde işçileri yalnız bırakmayan Paşabahçe Devlet hastanesinden işten çıkartılan verdiği 118 günlük eyleminden sonra kazanan Türkan Albayrak'ta işçilerin yanındaydı. Albayrak “ Tekel işçilerinin bu 6. yürüyüşleri ben 4 tane yürüyüşlerine katılabildim. Bundan sonra her yürüyüşlerinde yanlarında olacağım” dedi.
Sanatçılardan Bilgesu Eranus'ta işçilerin yanındaydı işçi aydın buluşmasını gerçekleştiren sanatçılardan biride oydu. “ tekel işçilerinin direnişi sürdükçe ben onların yanlarında olmaktan vazgeçmiyecem,” diyerek duygularını paylaştı.
Tersanelerde BETESAN şirketinde çalışan Zeynel Kızılaslan işten atılan, iş yerinin önünde 100'lü günleri aşan direnişçi Kızılaslan'da tekel işçilerinin yanındaydı.
 Tekel işçileri adına açıklama yapan Manisa Tekel işçisi Arzu Güneş “ Birleşik mücadele için sendikalara, meslek örgütlerine; siyasi parti ve kurumlara 49. çağrı! Mücadeleyi bizimle birlikte omuzlamak için daha kaç gün çadırlarda kalmamızı istiyor ve bekliyorlar? Güç dengeleri aynı olmasa da saflar netleşiyor: Bir, AKP hükumeti ve sermayenin işçi ve emekçilere dayattığı çalışma düzenine karşı olduğunu söyleyen sendikalar, konfederasyonlar; İki, konunun önemine, ciddiyetine dair açıklama yapan köşe yazarları, aydınlar, üniversite hocaları; Üç; 4 C 'ye, taşeronlaşmaya, güvencesiz çalışmaya, sefalet ücretine karşı mücadele etmeliyiz diyen ve 49 gündür harekete geçmeyen siyasi parti ve örgütler,..mücadelemizi direniş çadırlarından tüm Türkiye'ye yaymak üzere, birleşik mücadeleyi örgütlemek için biz üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Sizleri mücadeleyi gelişilerek yürütmek üzere sorumluluk almaya, yan yana, omuz omuza olmaya çağırıyoruz.” dedi.
 Tekel işçileri tekrar emek örgütlerini mücadele etmesi için çağrıda bulundu. Eyleme mücadele birliği platformu, devrimci işçi komiteleri, devrimci işçi hareketi, halk cephesi, kızıl bayrak, devrimci sendikal birlik, herkese sağlıklı güvenli gelecek platformu destek verdi.
Açıklamadan sonra tekel işçileri çadırlarına döndü.

AÇIKLAMANIN TAM METNİ:




2. TEKEL Direnişinin Meşaleli 6’ıncı Yürüyüşü Basın Açıklaması Metnidir. (21.11.2010)

BİRLEŞİK MÜCADELE İÇİN SENDİKALARA, MESLEK ÖRGÜTLERİNE; SİYASİ PARTİ VE KURUMLARA 49. ÇAĞRI!

Değerli Basın Emekçileri,

2. TEKEL Direnişi 49’uncu günündeyiz. Altıncı yürüyüşümüzü düzenledik. Kararlılıkla yeni yürüyüşler ve eylemler içinde olacağız.

Değerli Basın Emekçileri,

İlk günden beri iş güvencesine dikkat çekiyoruz. Kamuda işçi olarak çalışıp, özelleştirme nedeniyle fabrikaları kapatılan işçilere zorla dayatılan 4 C’ye hayır diyoruz. Kölelik sözleşmesi olan 4 C, hem özlük haklarımızı, hem iş güvencesini, hem ücretlerimizi ortadan kaldırıyor.

Sadece TEKEL işçileri için değil, adım adım tüm kamuda çalışanlar için 4 C bir tehdittir. Sağlık emekçileri, öğretmenler, belediyede, maliyede çalışan emekçiler bu tehdit altındadır. Şeker işçileri, liman işçileri, enerji santrallerinde çalışan işçiler aynı tehditle karşı karşıyadır.

Değerli Basın Emekçileri,

TEKEL işçileri 4 C adı verilen kölelik düzenine 78 gün boyunca Ankara’da karşı çıktılar. İstanbul’daki 2. TEKEL Direnişi 4 C’ye karşı bütün emekçileri uyarıyor. Kamuoyunun dikkatini çekmeye çalışıyor. Mücadele etmek isteyenleri birleşmeye çağırıyor.

Bugün geldiğimiz durumu özetleyelim, 4 C’ye karşı mücadelenin neresindeyiz sorusunu cevaplayalım:

Birincisi, AKP hükümeti 4 C’yi iptal etmek yerine, 4 C’ye atamaları yaparak, 4 C ile çalışmamız için baskı yapıyor.

İkincisi, yargı süreci uzuyor ve Anayasa Mahkemesinin yakın ve orta vadede gündeminde 4 C bulunmuyor.

Üçüncüsü, Tek Gıda-İş sendikası 4 C’ye karşı mücadelede samimi olmadığını çadırları sökerken göstermişti, söz verdiği eylemleri yapmayarak mücadeleyi savsakladı ve 4 Ekim’de işçilerin karşısına çevik kuvveti çıkartarak mücadeleden havlu attı. Diğer sendikalardan ses çıkmıyor.

Dördüncüsü, mücadeleye devam etmek isteyen ancak azınlıkta kalan bir işçi grubu 49 gündür ısrarla, kararlılıkla 4 C’yi gündemde tutmaya çalışıyor ve çağrı yapıyor: Birleşelim diyor.

Değerli Basın Emekçileri,

Güç dengeleri aynı olmasa da saflar netleşiyor:

Soruyoruz:
Bir,  AKP hükümetinin ve sermayenin işçi ve emekçilere dayattığı çalışma düzenine karşı olduğunu söyleyen sendikalar, konfederasyonlar;

İki, konunun önemine, ciddiyetine dair açıklama yapan köşe yazarları, aydınlar, üniversite hocaları;

Üç, 4 C’ye, taşeronlaşmaya, güvencesiz çalışmaya, sefalet ücretine karşı mücadele etmeliyiz diyen ve 49 gündür harekete geçmeyen siyasi parti ve örgütler;

Mücadeleyi bizimle birlikte omuzlamak için daha kaç gün çadırlarda kalmamızı istiyor ve bekliyorlar?

Değerli Basın Emekçileri,

Bizim başarısızlığımız üzerine bahis oynayanları yanıltmak için buradayız.

Biz bu yola baş koyduk. Mücadelemizde kararlıyız. Sonuna kadar gideceğimizden herkes emin olmalı.

Üstelik Ankara’da olduğu gibi yanımızda sendikalar, konfederasyonlar, kimi siyasi partiler ve kurumlar olmasa da direneceğiz.

Küçük bir grup işçi de olsak, gücümüzü haklılığımızdan ve meşruluğumuzdan aldığımız için ayakta durabiliyoruz. Bizimle dayanışma gösteren sendikalara, aydınlara, sanatçılara, yazarlara, devrimci örgütlere bir kez daha teşekkür ediyoruz.

Değerli Basın Emekçileri,
Çeşitli illerden direniş çadırına dönüşümlü olarak arkadaşlarımız gelmeye devam ediyor.

Önümüzdeki günlerde TEKEL’e ait son işletmeler de kapatılacak ve işçiler kapı önüne konacak. Yaklaşık 4 bin işçinin iş sözleşmesi yeni yıla girmeden sona erecek. Diyarbakır başta olmak üzere İstanbul ve diğer illerde yılsonuna kadar faaliyeti süren işyerleri de kapanacak.

Bu işyerlerindeki işçi arkadaşlarımızla görüşmelerimiz sürüyor ve onlarla birlikte yeniden 4 C’nin iptal edilmesi talebini daha kitlesel olarak ifade etme olanağını bulacağımıza inanıyoruz.

Buradan birkez daha çalışan arkadaşlarımıza sesleniyor, mücadelemizi büyütmeye çağırıyoruz.

Destek veren kurumlarımız artıyor. Biz de olanaklarımız kadarıyla toplumsal mücadelenin içinde yer almaya çaba gösteriyoruz. Bizi 4 C kölelik düzenine zorlayan bugünkü düzenle kimin bir acısı, derdi varsa onunla dayanışma içinde oluyoruz; olmaya da devam edeceğiz.

Değerli Basın Emekçileri,

Çağrımızı 49’uncu kez tekrarlıyoruz:

Sendikalar, konfederasyonlar, meslek örgütleri… Türk-İş, DİSK, KESK, TMMOB, TTB… Emekten yana olduğunu açıklayan siyasi partiler, devrimci örgütler, platformlar… Aydınlarımız, sanatçılarımız, gazetecilerimiz…

AKP hükümetine ve sermayeye baskı yapacak, taşeronlaşmaya, güvencesiz çalışmaya, sendikasızlaştırmaya karşı acil taleplerimizi ifade edecek bir mücadele için görev alın, sorumluluklarınızı yerine getirin!

Mücadelemizi Direniş Çadırlarından tüm Türkiye’ye yaymak üzere, birleşik mücadeleyi örgütlemek için biz üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Sizleri de mücadeleyi genişletilerek yürütmek üzere sorumluluk almaya, yan yana, omuz omuza olmaya çağırıyoruz. Bu görev ve sorumluluktan kaçamazsınız. Üyelerinize, çocuklarınıza hesap veremezsiniz. Haydi, dayanışmaya, haydi birleşik mücadeleye!

Biz Haklıyız, Biz Kazanacağız!
Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiç Birimiz!

TEKEL İŞÇİLERİ










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder