DİRENİYORUZ!!!

İSTANBUL, 4. LEVENT TEK GIDA-İŞ GENEL MERKEZİ ÖNÜ
İŞÇİYİZ HAKLIYIZ KAZANACAĞIZ! , 4C YE KÖLE OLMAYACAĞIZ!

18 Ekim 2010 Pazartesi

TAKSİM'DE MEŞALELİ YÜRÜYÜŞ...


TEKEL İŞÇİLERİ TAKSİM'DE MEŞALELİ YÜRÜYÜŞ YAPTI!


 


Taksim metro istasyonundan, toplanma yeri olan Galatasaray Lisesi önüne kadar önlüklerimiz, TEKEL bayrağımız ve sloganlarımızla yürüdük. 
Toplanma yerinde  toplanan kitle  “TEKEL İşçisi Yalnız Değildir” diye karşıladı bizi. Biz de; “Her Yer TEKEL, Her Yer Direniş” sloganıyla karşılık verdik.

Yanan meşalelerle birlikte  “TEKEL’in Ateşi AKP’yi Yakacak”, “TEKEL’in Ateşi Tek Gıda’yı Yakacak” sloganları coşkuyla atıldı.

Yürüyüşümüze; Herkese Sağlık Güvenli Gelecek Platformu, Hava-İş Gökkuşa ğı Hareketi, Limter-İş Sendikası, Tekstil-Sen Sendikası, Yapı-Yol-Sen Sendikası, Tezkoop-İş Sendikası 2 Nolu Şube, Eğitim-Sen 1 ve 6 Nolu Şube yönetici ve üyeleri, Metalurji Mühendisleri Odası,Türk Tabipleri Birliği, Halk Cephesi-Devrimci İşçi Hareketi, Kaldıraç, Mücadele Birliği, Alınteri, Demokratik Haklar Federasyonu, Proleter Devrimci Duruş, BDSP, Sınıf Mücadelesi, Ezilenlerin Kurtuluşu, İşçi Cephesi, İşçi Demokrasisi, Devrimci İşçi Partisi Girişimi, Ezilenlerin Sosyalist Partisi, Sosyalist Parti, Sosyalist Demokrasi Partisi, Emekçi Hareket Partisi ve Sosyalist Feminist Kolektif katılarak destek veren kurumlardı.
Ayrıca, Paşabahçe Devlet Hastanesi’ndeki direnişinin 100. gününü dolduran Türkan Albayrak, Sırrı Süreyya Önder, Hilmi Yarayıcı, Bilgesu Erenus, Sadık Albayrak, Mehmet Esatoğlu gibi aydın sanatçılar da pankartımızın arkasında yer aldılar.

İŞ VE GÜVENCELİ İŞ ORTAMI İÇİN 4-C'YE HAYIR  - TEKEL İŞÇİLERİ 
yazan pankartımızın arkasında; İŞİMİ İSTİYORUM! 4 C'YE HAYIR!
yazılı önlükler giydik.

Taşıdığımız dövizlerden; "Türkel Evine, Polis Karakoluna, İşçi Sendikasına", "Hamdullah Uysal 4. Levet'te Ya Sen?", "Türkel ve Erdoğan'ın elele fotoğrafının olduğu AK GIDA İŞ SENDİKASI " dövizleri ilgi çekti.
 
Yaklaşık birbuçuk saat süren yürüyüşümüz boyunca;   4 C ve güvencesiz çalışma üzerine açıklamalar yapıldı ve
-Her Yer TEKEL, Her Yer Direniş!
-TEKEL’in Ateşi AKP’yi Yakacak!
- TEKEL’in Ateşi Tek Gıda’yı Yakacak
-Hak Verilmez Alınır, Zafer Sokakta Kazanılır!
-Biz Haklıyız, Biz Kazanacağız!
-Sözleşmeli Köle Olmayacağız!
-Kahrolsun Sendika Ağaları!4
-Kumlu’yu Alana Türkel Bedava!
-İşçiler Sendika Yönetimine!
-Yaşasın İşçilerin Birliği!
-Gün Gelecek, Devran Dönecek, AKP İşçiye Hesap Verecek!
-İşçiyiz Haklıyız Kazanacağız!
-4 C'ye Köle Olmayacağız! 
sloganları yürüyüşe katılan yaklaşık 1000 kişi tarafından coşkuyla atıldı.


Taksim Tramvay durağına geldiğimizde oturma eylemine başladık ve katılanlardan destek konuşmaları yapanlar oldu.
Türkan Albayrak, Sırrı Süreyya Önder, Bilgesu Erenus, Cezmi Ersöz, Sadık Albayrak ve Limter-İş Sendikası adına Kamber Saygılı, Türk Tabipler Birliği adına ise Dr. Osman Öztürk destek konuşmaları yaptılar.

TEKEL işçilerinin adına Arzu Güneş, basın açıklamamızı okudu.

BASIN AÇIKLAMAMIZIN TAM METNİ:

2. TEKEL Direnişinin 14. Gününde Yapılan Basın Açıklaması Metnidir

İş, Güvenceli İş Ortamı, Yeterli Ücret İçin 4 C İptal Edilsin!
Haklarımızı, Birleşik Mücadeleyle Alabiliriz:
İşçiler Sendika Yönetimine!

17.10.2010
Değerli Basın Emekçileri,
78 günlük Ankara Direnişimiz, işçi iradesi yok sayılarak 2 Mart’ta sona erdirilmişti.
2 Mart’ın üstünden 6 aydan fazla zaman geçti. Hükümet 4 C dayatmasından vazgeçmedi. Hala işimiz yok. Sağlık ve sigorta haklarımızdan yararlanamıyoruz. Sosyal güvencemiz yok.
 TEKEL işçisi ne istiyor? İş, iş güvencesi, sendika hakkı. İnsanca yaşayacak ücret.
 Hükümet ne veriyor? İşsizlik, güvencesizlik, sendikasızlaştırma ve sefalet ücreti.
 Sendika ne yapıyor? Anayasa Mahkemesine yapılan başvurunun sonucunu bekliyor! Mücadele etmek isteyen işçileri “provokatör, eşkıya” diye suçluyor. Sendikaya işçilerin girişini polis marifetiyle engelliyor.
Değerli Basın,
AKP hükümetini iktidarı boyunca hiç yaşamadığı kadar zor duruma sokan TEKEL işçileri, ağır bedeller ödeyerek yürüttükleri 78 günlük zorlu mücadeleyi “tarihte bir olay” ya da çocuklarımıza anlatacağımız bir anı olsun diye yapmadık. Bu mücadelemiz sırasında ölen işçiler oldu. Ailelerimizden intihar eden çocuklarımız oldu. Yanlarında olsaydık önleyebileceğimiz maddi, manevi bir çok olay yaşadık.
 Kararlılığımızı AKP hükümeti de gördüğü için 4 C’de kısmi değişiklikler yapmak zorunda kaldı. Ancak 4 C ortadan kalkmadı, işimiz ve iş güvencemiz hala yok.
 Değerli Basın,
Sendikamızın mücadeleden havlu atmış olmasına öfkeliyiz. Bizi yarı yolda bırakmasına kızgınız. Bugün Tek Gıda-İş Genel Merkezinin önünde bekleyişimizin 14’üncü günü. Gelip görenler bilecektir, çadırlarımızı kurduk ve kadrolu iş hakkımız verilene kadar mücadele edeceğimizi ilan ettik.
 Holding gibi sendika binasında bizim aidatlarımızla yaşayan sendikacılar sıcak odalarında yaşarken, bize sendikanın kaldırımında, yağmurun altında, soğukta çadırlarda yaşamak düştü.
 İşçiler sendikalarına giremiyor. Sendika binası çevik kuvvet otobüsleri, zırhlı araçlar, tazyikli su panzerleriyle korunuyor. Kimden korunuyor? Bizden, işçilerden. Ankara’da polis yine karşımızdaydı ama sendika yanımızdaydı. Şimdi sendika da karşımıza geçti. Bu işte bir terslik yok mu?
 Soruyoruz: 1 Nisan’da açıkladığı eylem takvimini, her ay Ankara’da olacağız, Ağustos’tan sonra süresiz olarak yeniden Ankara’dayız diye eylem kararını kamuoyuna açıklayıp sonra da uygulamayan sendika olur mu? Aldığı kararları uygulaması için demokratik baskı yapan işçilere, üyelerine “eşkıya” diyen sendika olur mu? Üyesini sendika binasına sokmayan sendikacı olur mu?
Kimse aklından çıkartmasın: Eğer Mustafa Türkel diye bir genel başkan, Tek Gıda-İş diye bir sendika varsa, işçilerin sayesinde var. İşçiler yoksa sendika da yoktur!
 Değerli Basın,
Anayasa Mahkemesinin 4 C’yi iptal edeceğini, TEKEL işçilerine kadrolu iş olanağı vereceğini kimse iddia edemez. Özellikle referandumun ardından bu ihtimal daha da azalmıştır. Anayasa Mahkemesine başvuru yapılmış olması mücadele etmemize engel değil.
 Nitekim 4 C’nin iptal başvurusu yüksek mahkemeye yapıldıktan sonra sendikanın kararıyla 1-2 Nisan’da Ankara eylemini yaptık. Tek Gıda-İş her ay Ankara’da olacağız eylem kararları, dava mahkemedeyken karar altına alındı.
 Tek Gıda-İş yönetimi aldığı kararları uygulamayarak işçiden koptu. Mücadeleden vazgeçti. İşçinin gözünde iki Mustafa yani “Kumlu ve Türkel” arasında  fark kalmadı.
 Değerli Basın,
TEKEL mücadelesinin bize öğrettiği bir gerçek, sayımız ne olursa olsun, haklı ve meşru bir mücadele her zaman başarıya ulaşacaktır. Bu nedenle bugün binlerce işçinin vicdanı, kararlılığı ve temsiliyetiyle bu mücadelede yer alıyoruz.
 İkincisi, işçilerin hükümete ve patronlara karşı mücadelesinin önündeki en büyük engellerden biri sendika yönetimleri. Sendikalarda koltuk çıkarları işçilerin çıkarlarının üzerinde yer alıyor. Yolsuzluklar almış başını gidiyor. Sendikalar denetlenemiyor. İşçiler sendikalarına giremiyor. Sendika bürokrasisi işçinin önüne geçen, onu frenleyen en önemli güçlerden biri.
 Öyleyse, mücadelemizi büyütmeliyiz. Sendika ağaları tabii ki bize engel olacak. Sayımızı çoğaltmak, birlikte mücadele edersek mümkündür. İşçi sınıfından yana tüm sendikacıları, demokratik kitle örgütlerini, siyasi partileri ortak hedeflerimiz için yan yana gelmeye çağırıyoruz. Bundan böyle ağa, ağayı, bürokrat bürokratı, işçi işçiyi destekleyecek.
 Demokratik, şeffaf, kirlenmemiş bir sendikaya olan ihtiyaç çok açık. Tüm sendikalarda işçilerin ve emekçilerin denetimini sağlamak üzere birleşmeliyiz. Sendikalar, işçiler için sendikacılara bırakılmayacak kadar önemlidir. Hak alıcı bir işçi hareketi için, işçilerin sendikalaşmasını destekleyelim, sendikaların başındaki bürokratları kovalım.
 Herkese iş, iş güvencesi, güvenli gelecek için, 4 C kaldırılsın!
İş, güvenceli iş ortamı için birleşik mücadeleye! Yaşasın İşçilerin Birliği!

TEKEL İŞÇİLERİ


FOTOĞRAFLARI BÜYÜTMEK İÇİN ÜZERİNE TIKLAYABİLİRSİNİZ!...     






























Hiç yorum yok:

Yorum Gönder