DİRENİYORUZ!!!

İSTANBUL, 4. LEVENT TEK GIDA-İŞ GENEL MERKEZİ ÖNÜ
İŞÇİYİZ HAKLIYIZ KAZANACAĞIZ! , 4C YE KÖLE OLMAYACAĞIZ!

18 Kasım 2010 Perşembe

Direnişin 45. ve 46. Günleri


DİRENİŞİN 45. GÜNÜ - 17 Kasım 2010
Sabah her zamanki saatimizde kahvaltıyı hazırladık. Bugün bayramın 2. günü. Öğleden sonra ziyaretçilerimiz oldu.
Önce Armutlu Mahallesi’nden ziyaretçilerimiz oldu. Mezarlık ziyaretine giderken uğramak ve bayramlaşmak istemişler. Tekrar geleceklerini söyleyerek ayrıldılar.
Türkan Albayrak ziyaret etti ve annesinin yaptığı baklavaları getirdi. Çok lezzetliydi. Kendisi kazansa da aklının burada olduğunu, söyledi. Direniş üzerine çok güzel sohbetler yaptık. Bizleri yarın yapılacak zafer kutlamasına davet etti.
Bayram dolayısıyla mahalle halkı ve destekçilerimizden et de geliyor. Tatlılarımız ve şekerlerimiz de oldukça bol.
Bugün bir başka ziyaretçi gurubumuz ise ÖDP Kağıthane ilçesiydi. Onlar da bayramımızı kutladılar ve direniş üzerine sohbet ettik
Akşamın geç vakitlerinde “Kalpazanlar” filmini seyrettik. Nazi’lerin savaş sırasında İngiliz ve Amerikan ekonomisini çökertmek için, Yahudilerin “en yeteneklileri”yle sahte para basma operasyonunu anlatıyordu.
Gece kediler haşlama kemik olan tencerenin kapağını açmak için defalarca akın düzenlediler. Kediler artık o kadar garipler ki kovsan da kaçmıyorlar. .


DİRENİŞİN 46. GÜNÜ - 18 Kasım 2010                                                                                   
Bayramın 3. günü. Güzel bir havayla uyandık bugün. Kahvaltı hazırlandı ve çadırda kalanları kaldırmak için Enternasyonal marşı çalındı. 45 gün geçti. Kahvaltı her zamanki gibi neşeli ve esprili geçti.
 Hala uyanmamış olan arkadaşlara da takılmayı ihmal etmiyoruz. Madem kahvaltıya geç kaldılar, taşlamalardan da haklarına düşenleri almalılar.
Tek tek mahalle halkının ziyaretleri devam ediyor. Et, tatlı, kuru pasta getirenler oluyor. Kimisi de yanımızdan geçerken “yanınızdayız” diyerek kazanmamızı istediklerini ve ellerinden bu kadarının geldiğini belirtiyorlar.
Saat 12.00 gibi Mühendislik, Mimarlık ve Planlamada Artı İvme dergisi ziyaretimize gelerek bayramımızı kutladı. Aralarında oda yöneticilerinin de olduğu grupla, direniş ve odaların tavrı üzerine sohbet ettik.
Odaların çoğu, “sendikanın iç kavgasına karışamayız” diyorlarmış. Gidip derdimizin sendika içi kavga olmadığını tekrar anlatacağız.
Saat 15’den sonra Proleterce Devrimci Duruş, Kaldıraç-Akader ve İşçi’nin Yolu okurları peşpeşe “tekel işçisi yalnız değildir” sloganlarıyla geldiler. Hazırladığımız yemekleri paylaştık ve neşeli sohbetler ettik. Sloganlar hep birlikte atılırken, yanlarına getirdikleri malzemeleri de teslim ettiler.
Hepbirlikte fotoğraf çektirmek için Tek Gıda-İş’in bahçesine girdik. Bu bile oradaki güvenlikleri ve polisi korkutmaya yetti. Fotoğraflar çekildikten sonra peş peşe 3-4 polis otosu geldi. Fotoğraf çekilirken güvenlikçiler ve polisler bahçeden çıkmamızı istedi. Biz de cevaplarımızı kesin verdik. “Burası benim yerim kimi kovuyorsun” dedik.
Akşam 17.00’de Okmeydanı’nda Türkan Albayrak’ın zafer kutlamasına katıldık. Sloganlarla ve alkışlarla çok sıcak karşılandık. Tekel işçileri adına bir konuşma yaparak Türkan Albayrak’ı bir kez daha kutladık. Ardından Grup Yorum’un söylediği türkülerle halaylar çektik.

























Hiç yorum yok:

Yorum Gönder