EVRENSEL GAZETESİ'NE ZİYARET...

TEKEL İŞÇİLERİ EVRENSEL GAZETESİ İLE GÖRÜŞTÜ

Tekel işçileri 24 Kasım 2010 günü uğradıkları saldırıyla ilgili, Evrensel Gazetesi’nin 25.11.2010 tarihli yayınladığı, “Tek Gıda- İş önünde gerginlik”  başlıklı haberi konusunda aynı gün gazeteyi arayarak görüşmüşlerdi. (haber metni de aşağıda yer alıyor)

 Yapılan telefon görüşmesinde; konuyla ilgili haber müdürünün yardımcı olabileceğini, onun da toplantı da olduğunu, ama toplantıdan çıkınca akşam vakti işçileri arayacağını söylemişler ve telefon numarası almışlardı. Arayan olmaması nedeniyle tekrar aranması üzerine ise; haber müdürünün çıktığı ama işçileri kesin arayarak görüşeceği söylenmişti.

Geçen süre içerisinde ise söylendiği gibi arama gerçekleşmediği için tekel işçileri konuyu görüşmek üzere 1.12.2010 günü Evrensel Gazetesi’ne gitti. Genel yayın müdürü ile görüşmek istediklerini belirttiler. Genel yayın müdürü olmadığı için haber istihbarat şefi Ercan Karakaya ve Yurt sorumlusu ile görüştüler.

Yapılan görüşme tutanağı aşağıdadır. Evrensel Gazetesi’’nin tutumunu konusunda yorumu okuyucuya bırakıyoruz.

Tekel İşiçisi Metin Arslan: Son saldırı olayından sonra Evrensel Gazetesi’nin yaptığı haberin yanlı haber olduğunu, Tekgıda-İş sendikası yöneticilerinin söylemlerine denk düşen söylemlerde bulunulduğunu ifade etti.  Bundan rahatsız olduklarını söyleyerek;  “tekel işçileri olarak gazeteniz önünde basın açıklaması yapıp gidebilirdik. Evrensel gazetesini önemli buluyoruz. Bu nedenle gelip yüzyüze gelip konuşmak istedik.” diyerek, niçin Tekgıda-İş sendikası önünde olduklarını, bu sürecin Ankara’dan buraya nasıl geldiğini anlattı.

TEKEL işçisi Arzu Güneş: “Neden o haberde bizim açıklamamız yok? Telefonla sizleri aramıştık niye bize dönmediniz? Haberinizde bir grup olarak belirtmişsiniz, neyi kastediyorsunuz?” dedi.

Ercan Karakaya: Yanlı haber meselesine “Biz yanlı haber değil, tarafsız haber yapıyoruz. Cihan Haber Ajansı’na düşen Tekgıda-İş sendikası yöneticilerinin açıklamasını koyduk. Sendikanın ayağına gitmedik veya sendika yetkilileri bizi arayıp şu haberi yayınlayın demedi.” derken, TEKEL işçilerinin telefonlarına geri dönmemelerini “işlerinin yoğun olması ve genel haber müdürünün kızının hasta olması nedeniyle burada olmaması” nedeniyle olduğunu söyledi. Grup nitelendirmesine de “şu an haberin detayını hatırlamıyorum. Maddi nedenlerden dolayı ve saat 16:00’da haberleri yapmaya başlıyoruz. Çok yoğun geçiyor, gözden kaçırdığımız şeyler olabilir. Siz haberle ilgili düzeltmeninizi gönderin, biz de arşivimizden kontrol edelim varsa bir hatamız telafi ederiz. Eleştiri vermekten kaçınmayız.” dedi.

Tekel işçisi Arzu Güneş: “Neden bize ambargo uyguluyorsunuz? Neden haberlerimizi yapmıyorsunuz?”

Ercan Karakaya: “Yönetimin sizin haberinizi yapmama kararı var. 25-30 kişi burada toplandık değerlendirme yaptık. Eyleminizi görmeme kararı aldık. İstekleriniz doğrultusunda sizleri haklı buluyoruz, ama verdiğiniz mücadele tarzı emekçilerin ve toplumun hiçbir kesimine faydası yok. Bu mücadele şeklini benimsemiyoruz. Sendika işçi arasındaki tartışmada biz taraf olmak istemiyoruz. Eyleminizi görmeme sebebimiz de budur. Tabiî ki direnişinizi, eyleminizi, neler yaptığınızı biliyor, görüyor ve takip ediyoruz. Görmemeden kastımız, haber olarak.”

Bunun üzerine görüşmedeki tüm Tekel işçileri, Evrensel yöneticilerinin böyle düşündüğüne üzüldüklerini belirtiler. Emekten yana olduğunu söyleyen bir gazetenin bu tutumunun eleştirdiler, doğru olmadığını söylediler.

Tekel işçisi Arzu Güneş: “Tekgıda-İş sendikası, sarı sendikamıdır yoksa değil midir?”

Ercan Karakaya: “Biz Mustafa Türkel’in de, Tekgıda-İş’in de olduğunu çok iyi biliyoruz. Tabi ki sarı sendikadır. Ama işçileri de biliyoruz, camdan sendikacı sallarlar, döverler tepki verirler, bunları da anlarız. Haklı yanları da vardır, ama dediğim gibi sendika işçi arasındaki tartışmada biz taraf olmak istemiyoruz.”

TEKEL işçisi Arzu Güneş: “İyi ya biz de sendikalara karşı değil, sarı sendikacılara karşı mücadele veriyoruz. Onları teşhir ediyoruz. Ankara’da Türk-İş binasını işgal etmiştik. O haberi yapmıştınız. Şimdi ne değişti? Aynı şey değil mi? Neden bize şimdi ambargo koyuyorsunuz? Bugün burjuva basın bile haberlerimizi yaparken, siz neden sadece Tekgıda-İş sendikasının yöneticilerinin açıklamalarını haberlerinize koyup bizim açıklamalarımızı koymuyorsunuz?”

Ercan Karakaya: “Israrla söylüyorum biz tarafsızız, tarafsız haber yapıyoruz. Düşüncelerimiz ve mücadele şeklimiz farklı. Zaten aynı düşünseydik bugün burada bizi sorgulamazdınız. Bizi burjuva basınla kıyaslıyorsunuz. Ankara’da kimse haber yapmazken yanınızda biz vardık. Yine söylüyorum, taleplerinizde haklısınız, sizi destekliyoruz. Fakat mücadele şeklinizi benimsemiyoruz ve haberinizi yapmayacağız.”

Tekel işçisi Mustafa Altun: “Madem emekten yanasınız, madem sarı sendikacılara karşınız, bu sendikaların düzelmesi için, içinde yer alan yöneticilerin değişmesi yönünde çabalarımız var. İsterdik ki; böyle bir gazete bizim haberlerimizi yaparak bizi desteklesin. Bir misyonunuz olduğunuzu söylüyorsunuz, tekel işçileri olarak bizlerin de bir misyonu var. Misyonlarımızın aynı olmadığı anlaşılıyor. Bundan yıllar sonra tarih karşısında suçlu kalacaksınız.”

TEKEL işçisi Metin Arslan: “Bu haberle ilgili olarak eleştirel bir yazı yazıp Evrensel’e gönderceğiz. Bu yazımızı yayınlayarak, özeleştiri vererek hatanızı telafi etmenizi istiyoruz.”

Ercan Karakaya: “Bunu değerlendireceğiz. Siz haberle ilgili yazınızı gönderin. Biz de arşivden yaptığımız haberi tekrar inceleyelim. Gerek görürsek düzeltiriz. Eğer hatamız varsa özür de dileriz.”

TARAFSIZLIK ADINA YAPILAN

EVRENSEL GAZETESİ'NİN SÖZKONUSU HABERİ:

25/11/2010
Tek Gıda-İş önünde gerginlik TEK GIDA-İŞ’in karşısına kurdukları çadırlarda sendikayı protesto eden grupla sendikacılar arasında gerginlik yaşandı.

 

TEK GIDA-İŞ’in karşısına kurdukları çadırlarda sendikayı protesto eden grupla sendikacılar arasında gerginlik yaşandı.

 

Tek Gıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel dün sabah sendikaya geldiği saatlerde burada bekleyen grup Türkel’e yumurta attı. Sendikadaki güvenlikçilerin araya girmesinin ardından bu kez arbede daha da büyüdü. Yaşanan arbede sırasında orada bulunan polisler ise havaya ateş açtılar.

 

Konuyla ilgili olarak açıklama yapan Mustafa Türkel, sendika önünde sadece 4 tane TEKEL işçisi olduğunu onların da 4-c’ye başvuru yaptığını ve çalışacakları yerlerin belli olduğunu söyledi.

 

ÇADIRI KALDIRMAK İÇİN
Bu kişilerin kurdukları çadırları kaldırabilmek için böyle provokatif işlere başvurduğunu savunan Mustafa Türkel, “Çadırı kurmak değil kaldırmak marifettir. Şimdi çadırları kaldırmak için yol arıyorlar” diye konuştu.
(İstanbul/EVRENSEL)

haberin kendi sayfası