(23.02.11) - İstanbul Yenibosna'da kurulu dünya devi Ontex'te çalışan 16 işçi, 16 Şubat 2011 tarihinde işten atıldılar. Buna karşı öncü Ontex işçileri yapılması gerekeni yaptılar. İşçiler direnişe geçerek, direniş çadırlarını kurdular. Bir Ontex işçisinin dile getirdiği ''Onlar bizi savaşa davet ettiler, gereğini layıkıyla yapacağız!'' ifadelerini sahiplenen işçiler bir mevzi savaşı başlattılar.
Bugün Ontex işçileri, direnişlerinin 7. günündeler. İşçiler direniş yolunu tutarak patronlara ve sendika bürokratlarına gereken cevabı vermek için mücadele ateşini yaktılar. Bu saatten sonra onların yaktığı bu direniş ateşini biz işçiler ve emekçiler her yere taşıyabilmeli ve Ontex işçileriyle sınıf dayanışması içerisinde bulunmalıyız.
Çünkü bugün Ontex işçileri sadece kendileri için direnmiyor. Onlar fabrikalarda emek gücü sömürülen milyonlarca işçi ve emekçi için OSTİM'de, tersanelerde iş cinayetine kurban giden binlerce işçi için yani işçi sınıfı için direniyorlar. Ontex işçisi kazanırsa işçi sınıfı kazanmış olacak, onun için bulunduğumuz her fabrikaya, atölyeye, havzaya Ontex işçinin direniş ateşini taşımalıyız. Kavgamızın ortak olduğunu dosta ve düşmana ilan etmeliyiz.
Ontex işçileri kendi öz örgütlülüklerine güvenerek, işyeri komitelerini kurarak sendikal ihanete ve sendikal bürokrasiye karşı mücadele ediyor. Bir Ontex işçisinin söylediği "Bu direnişte işçi demokrasisi işlemektedir ve tabanın yani biz işçilerin kararları belirleyicidir" gibi işçiler söz ve karar haklarını kullanıyorlar.
Ontex işçisi boyunlarına bağlanmış zinciri kırdılar ve hem patronlara hem de ihanetçi sendikacılara gereken yanıtı verdiler. Bizler Tuzla OSB KHK olarak Ontex işçilerinin sesini bulunduğumuz her alana, dağıtım yaptığımız her fabrikaya taşıyacağız. Ontex direnişçilerinin sesi yazılamalarımızla Tuzla duvarlarında yer alacak. Ta ki Ontex işçileri kazanana kadar.
Yaşasın Ontex direnişimiz!
Ontex işçisi yalnız değildir!
İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!
Tuzla OSB Kurultay Hazırlık Komitesi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder